27 Eylül’de Azerbaycan’a saldıran Ermenistan, tarihinin en ağır tokadını yedi, yemeye de devam ediyor. Savaş meydanında darbe üstüne darbe yiyen Ermenistan’ın Batılı ülkelerden ve Rusya’dan beklediği desteği alamadığı için ekonomisi de çöktü.
Ermenistan, Azerbaycan’dan hiç beklemediği bir dayak yedi! Bundan 30 yıl önce Dağlık Karabağ ve etrafındaki Azerbaycan topraklarını işgal eden, bugüne kadar Azerbaycan ile girdiği çatışmalarda pek zayiat vermeyen Ermenistan, bu kez ummadığı bir güçle karşılaştı. Ermenistan Başbakanı Paşinyan, iki haftadır Batı ve Rus medyasına kışkırtıcı açıklamalar yapmasına rağmen, umduğu desteği yüz binlerce Ermeninin yaşadığı ne ABD’den, ne Fransa’dan ne de Rusya’dan alabildi. Paşinyan, şimdi Azerbaycan’a saldırmanın bedelini koltuğuyla ödemeyle karşı karşıya… Umudu Moskova Rusya Devlet Başkanı Putin, 7 Ekim’de Rus devlet televisyonu Rossiya 24’e verdiği mülakatta, Ermenistan’ı adeta şok etti. Karabağ’da yaşananlardan ötürü endişe duyduklarını ifade eden Putin, “Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) kapsamında Ermenistan’a karşı sorumluluklarımız var. Fakat çatışmalar, Ermenistan topraklarında yapılmıyor” dedi. Anlaşma gereği NATO benzeri KGAÖ’ye üye bir ülke saldırganlığa maruz kalıyorsa örgüt üyelerinin bu ülkeyi savunma yükümlülüğü var. KGAÖ’de yer alan ülkeler ise şunlar: Beyaz Rusya, Ermenistan, Rusya, Kırgızistan ve Kazakistan. Bu ülkelerden Beyaz Rusya ve Kırgızistan zaten iç sorunlarıyla boğuşuyor. Kazakistan’da ise Ocak ayında seçimler var! Öte yandan Ermenistan Başbakanı Paşinyan’ın Dağlık Karabağ’a Rus barış güçlerini davetiyle ilgili olarak Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov’dan şok edici bir cevap geldi. Peskov, bunun için Azerbaycan’ın da rızasının olması gerektiğini belirtti. Batı ise hiç oralı olmadı. Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı kükreyen Fransa, ülkesinde 400 bin Ermeni yaşamasına rağmen ‘sadece çatışmalar dursun’ diyebildi. Destek gelmeyince ekonomi de bitti Durum bu olunca koronavirüs salgını nedeniyle zaten zorluk çeken Ermenistan ekonomisi, Dağlık Karabağ’daki çatışmaların yeniden başlamasıyla daha da çetrefilli bir döneme girdi. Bunun en büyük kanıtı da uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in ülkenin kredi notunu düşürmesi oldu. Amerikan şirketi Fitch, bu hafta başında yaptığı açıklamada Ermenistan’ın ‘BB-‘ olan döviz cinsinden uzun vadeli kredi notunun ‘B+’ seviyesine düşürüldüğünü açıkladı. Ermenistan ordusunun Azerbaycan ordusu karısında tutunamaması Ermenistan ekonomisine ağır darbe vurdu. Türk Ermeni İş Geliştirme Konseyi Eş Başkanı Kaan Soyak, çatışmalar ile beraber Ermenistan’da işlerin ve bankaların durma noktasına geldiğini söyledi. Soyak’a göre savaşın sürmesi halinde mal sevkiyatında yaşanan zorluklar derinleşebilir ve iflaslar yaşanabilir. Erivan’daki Kafkasya Enstitüsü’nden ekonomist Hrant Mikaelian ise Karabağ’daki çatışmalardan en çok hizmet sektörünün ve finans sisteminin etkileneceğini belirtti. Mikaelian, “Devletin savaş için yaptığı harcamalar, mülteciler ve altyapı ile ilgili sorunlar, devleti daha önceden hesaplamadığı masraflarla başa çıkmak zorunda bırakacak” diye konuştu. Dahası işgal altındaki Karabağ’da yaşayan Ermenilerin yarısı, yaklaşık 75 bin kişi bölgeyi terketti. Bunların iaşesi ve barınması Ermenistan hükümetinin bütçesini sarsmaya başladı. Ermeniler yurtdışına kaçıyorErmenistan bir kara ülkesi olduğu için ticaret yapmasını gerektirmeyen bilgisayar teknolojileri sektörüne büyük önem veriyor. Nitekim bilişim sektörü ise 2010 ve 2015 arasında yüzde 34 büyüdü. Ermenistan Merkez Bankası, 2020 için işsizlik oranının yüzde 20.4 olmasını bekliyor. Gençler arasında işsizlik oranı ise neredeyse yüzde 35! Bu da ülkedeki iş gücünün diğer ülkelere göç etmesine neden oluyor.
TÜRKİYE’DE 100 BİN ERMENİ KAÇAK OLARAK ÇALIŞIYOR
Ermenistan nüfusu 3 milyona yakınken, yurt dışında 7 milyon Ermeni yaşıyor. Türkiye’de kaçak konumda bulunan Ermeni işçi sayası ise yaklaşık 100 bin kişi olduğu tahmin edilmekte.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)